Sakarya Üniversitesi Müslüman Gençler Öğrenci İnsiyatifi tarafından hazırlanan Kamuoyu Açıklaması aşağıdaki gibidir.

Daha önce de belirttiğimiz gibi bizler her türlü görüşe sitemiz ve sayfalarımız üzerinde soruna kadar yer vermekte ve söz hakkı tanımaktayız. Bu sebeple de son dönemde duruşumuz sebebiyle pek yıldızımız barışmasa da gelen bildiriyi aynen sizlerle buluşturuyoruz.

SAÜ Müslüman Gençler Basın Bildirisi ve Kamuoyu Açıklaması‎

Durumumuz ve Duruşumuz!

İki haftadır Sakarya Üniversitesi Müslüman Gençler Öğrenci insiyatifi üzerinde bir kısım medya tarafından yapılan algı operasyonlarına şahit oluyoruz.

Konuya giriş yapmadan şu hususu belirtelim de araya kaynamasın.

Şenlikleri manipüle etme, kaba tabiriyle “basma” gibi bir niyetimiz yok.

Daha önemli işlerimiz, kendimize ve insanlara faydalı olacak çalışmalarımız var. Platforma destek olan STK’ların ve Öğrenci Topluluklarının yayınlarına bakarsanız detaylı olarak görebilirsiniz.

Amacımız hakikati göstermek, üniversiteli kardeşlerimizi ve üniversite yönetimini duyarlı olmaya davet etmek, yapılan organizasyonun sakıncalarına karşı muhatapları uyarmaktır.

Bizler Müslüman Gençler olarak her türlü kurumsal eğilimlerimizi bir tarafa bırakarak bir araya geldik, bütünleştik ve bir duruş ortaya koyduk, Müslümanca ve Klas bir Duruş…

Hakkımızda yürütülen ithamlara ve algı operasyanlarına 4 başlıkta cevap veriyoruz.

Öncelikle‎ Müslüman Gençler’i tanıyalım ?‎

Saü’de faaliyet gösteren 15 STK ve bir çok öğrenci topluluğunun “Müslümanlar Birleşin” sözüyle bir araya gelerek oluşturduğu bir platformdur.

İsmi basının çoğunluğunda yansıtıldığı gibi “Müslüman Kardeşler” değildir!

Diğer Üniversitelerde veya şehirlerde bağlantılı şubesi yada temsiliyeti yoktur!

Müslüman Gençler ismi; ortak hassasiyet ve birleşmemizin sembolü tek ve hak din olan İslam’dan gelmektedir.

Müslüman Gençler’e destek olmayan, farklı görüşlere ve düşüncelere sahip olan Müslüman Gruplara yada fertlere karşı; Rabbimiz katında onların bizlerden daha hayırlı olabileceğinin ve bunun bilgisinin sadece O’na ait olduğunun bilincindeyiz.(Ne yani siz Müslümansınız da biz Gayri Müslim miyiz? Sorusuna cevaben)

Hiyerarşik bir yönetim düzeni yoktur! Platforma üye olan her STK / Topluluk eşit söz hakkına sahiptir, kararlar istişareyle alınır.

Siyasi Duruşumuz; “Nebevi Siyaset” dediğimiz Hak ve Batıl Mücadelesinde Hakk’ın tarafında olma gayretidir.

Öncüler/Önderler: İslâm davasına ve Ümmete hizmet etmiş birçok öncüyü kendimize rehber edindik. Aliya İzzetbegoviç, Hasan El-Benna, Malcolm X, Muhammed İkbal, Necip Fazıl, Necmeddin Erbakan, Muhsin Yazıcıoğlu gibi ilim fikir ve hareket adamları bunlardan bazılarıdır. Ancak Tek, bir “Ulu Önder” tanımaktayız; o da Rasulullah S.A.V ‘dir.

Şimdi gelelim Bahar Şenlikleri adı altında düzenlenen organizasyonlara karşı duruşumuza;

Müslümanca bir duruş: İslâma çağın gözüyle bakmak değil, çağa islâmın gözüyle bakma gayretindeyiz.

Bu noktada yapılan malum organizasyonların Ölçüsüz, müsrif, gayri ahlaki, gayri milli ve gayri islami içerikte kapitalist batı kültürünün batıl bir eğlence geleneği olduğunu düşünüyor, savunuyor ve ispatlıyoruz.

Üniversitemizde ve üniversitelerde bu içerikte organizasyonların meşru gerekçesi ve yeri yoktur. Malum içerik; üniversitelerin tanımına, amacına, görev ve sorumluluklarına aykırıdır. (Buyursunlar; Yüksek Öğretim Kanunu)

Üniversitelerde kendi kültürümüz, milli hassasiyetlerimiz dikkate alınarak Üniversite kurumunun tanımına, amacına görev ve sorumluluklarına uygun ve bu unsurlarla çelişmeyen etkinlikler yapılmalıdır.

Neden “Bahar Şenliklerine Hayır” diyoruz?

Bizler bahar şenlikleri adı altında üniversitemizin ve üniversitelerin Kapitalist pazarlara dönüştürülmesine ve reklam aracı olarak kullanılmasına hayır diyoruz.

B/İlim Merkezleri olması maksadıyla kurulan üniversitelerin,

B/ilimle uzaktan yakından alakası olmayan popülist etkinliklere ev sahipliği yapması bu kurumların amaçlarına hizmet etmemektedir.

‎(Soru: Peki Kimin yada kimlerin amacına hizmet etmektedir? Buyursunlar; “Kapitalist Pazar” , “Batı Medeniyeti Eğlence Kültürü”, “Kültür Emperyalizmi”)

İnsanların balık istifiyle doldurulduğu ve mahrem alanlarının ihlal edildiği her ortamın karşısındayız.

(Konser meydanlarını ve haddinden fazla kalabalık toplu taşıma araçlarını bu gibi ortamlara örnek olarak gösterebiliriz.)

Milli ve manevi değerlerimize, Medeniyetimize ve kültürümüze ait olmayan; düzmece, özenti her türlü batıl eğlence biçimine ve bu tür ortamlara karşıyız. (Dj, Club vs. Batı/l Eğlence Kültürü)

Ölçüsüzlüğe, azgınlığa ve haddi aşmaya karşıyız!

Kadın ve erkek bedeninin metalaştırılarak reklam yada gösteri malzemesi haline getirilmesine karşıyız! (Buyursunlar; sahne şovları, reklam panoları)

Bu tür etkinliklerde yapılan israfa ve gösterişe karşıyız.(Buyursunlar; sadece bir sanatçı ve bir konser için ortalama bir sahnenin kurulumu, ses sistemi ve ses ekibi, organizasyon ekibi, sanatçı maliyeti)

*Bu hususları basın açıklamamızda da belirtmiştik lâkin bir kaç haber sitesi dışında yer veren olmadı. Bizleri şenlik karşıtı, eğlence düşmanı, din sömürücüsü “Yobazlar” olarak göstermek daha cazipti çünkü.

Bugün bahar şenlikleri adı altında üniversitelerde yapılan organizasyonlara nasıl karşı duruyor ve tepki gösteriyorsak, bazı‎ belediyelerin ramazan ayında gerçekleştirdiği, israfa ve gösterişe varan; hatta bu ayın mânâ ve hassasiyetleriyle çelişen etkinliklere, iftar masalarına ev sahipliği yapmasını da aynı ölçüde yanlış buluyor ve tepki gösteriyoruz.

Yine bilerek yada bilmeyerek hemen her kurumun düzenlediği, gelenekselleşerek içi boşaltılan, gösteriş ve israfa varan Kutlu Doğum programlarının da içinde barındırdığı derin mânâdan uzaklaştığı görüşündeyiz.

Bu tür programlar Kutlu Nebi’nin sünnetinin idrak edilmesi ve o örnek hayatın çağımıza durumumuza ve duruşumuza ışık tutması gayesi ile hazırlanmalı, ölçülü ve mütevazi programlar olmalıdır.

Her işinde ölçülü olup, ölçülü ve adaletli olmayı öğüt eden o Kutlu Nebiyi anacaksak onun sünnetini yaşamaya ve yaşatmaya çalışmalı, programları da bu mânâ üzere inşa etmeliyiz. (Söz meclisten dışarı)

Üniversite Yönetimine Karşı Duruşumuz

Doğru, faydalı, milli, ilmi icraatlara karşı destekçiyiz.

Yanlışlara, hatalara, gayri milli, gayri ilmi, batıl, müsrif ve popülist icraatlara karşı uyarıcı, frenleyici olmak durumunda ve duruşundayız.

Üniversitemizde öğrenci topluluklarına tanınan faaliyet alanlarının, yönetimin bir lütfu olmadığının, yasal ve hukuki haklarımız olduğunun da bilincindeyiz.

Üniversite yönetimininde bunun idrakinde olduğunu umut ediyoruz.

Zira öğrenci insiyatiflerine yönetim tarafından müdahale etmek, faaliyetlerine engel olmak, alan daraltmak şöyle dursun; toplulukların meşru faaliyetlerine, müsaade etmek, bunu yönetimin lütfu addetmek gibi bir tavrı dahi ne üniversite kurumuna ne de yönetimine yakıştıramayız. Vesselâm…

Kamuoyuna saygıyla duyurulur…